“Birlikte gülmek, birlikte ağlamaktan daha çok yakınlaştırır.” — Virginia Satir
Hayatın koşturmacası içinde bazen en yakınımızdaki insanla bile bağımızı kaybettiğimizi hissedebiliriz. Özellikle uzun süreli ilişkilerde, zamanla rutinler ağır basar, sohbetler kısalır, ortak anılar azalmaya başlar. İşte tam bu noktada, birlikte yapılan aktiviteler ilişkinin nefes almasını sağlar.
Esenler’de bir psikolog olarak çiftlerle yaptığım görüşmelerde en sık karşılaştığım şeylerden biri, “artık eskisi gibi vakit geçiremiyoruz” cümlesi. Oysa birlikte bir şeyler yapmak—bir yürüyüşe çıkmak, yemek pişirmek, bir film izlemek ya da sadece kahve içmek bile—ilişkinin dinamiğini değiştiriyor. Bu tür paylaşımlar, çiftlerin birbirini yeniden tanımasına, empati kurmasına ve iletişimi güçlendirmesine yardımcı oluyor.
Ortak aktiviteler sadece eğlence değil; aynı zamanda güven tazeleme, duygusal yakınlık kurma ve birlikte çözüm üretme becerilerini de destekliyor. Psikolog Ayşenur Kaya olarak, Esenler’de yürüttüğüm çift danışmanlıklarında bu tür deneyimlerin ilişkideki sıcaklığı artırdığını sıkça gözlemliyorum.
İlişkinin canlı kalması için illa büyük planlara gerek yok. Küçük ama anlamlı anlar, çiftleri birbirine daha çok yaklaştırıyor. Birlikte gülmek, birlikte üretmek ve birlikte dinlenmek… Bunlar, ilişkinin temel taşları.
📚 Kaynak: Markman, H. J., Stanley, S. M., & Blumberg, S. L. (2010). Fighting for Your Marriage. Jossey-Bass.